Önce yoğurdu sonra kabını

For an English version of this post, please click here.

Her türlü atığın azaltılması ve bunların yönetimi, iklim değişikliği ile mücadele amaçlı politikalarda oldukça önemli bir yere sahip. Plastik gibi atıklar hem yüzyıllarca doğada çözünmüyor, hem de atıkların düzenli olarak depolandığı yerlerde biriken ve içerisinde karbondioksit ile metan gibi gazları barındıran çöpgazı, küresel sıcaklıkların artmasına yol açıyor. Çöpgazı emisyonu, Amerika Birleşik Devletleri’nde, insan kaynaklı metan gazı emisyonları arasında 2020 yılı için üçüncü sırada yer alıyor[1]. Bu yüzden de, mümkün olduğunca az atık üretilmesi, iklim değişikliği ile mücadele çabalarına katkı sağlıyor. Öte yandan, hâlihazırda okyanuslarda yaklaşık 150 milyon metrik ton plastik atığın mevcut olduğu hesaplanıyor ve bu atığın yaklaşık %60’ının gıda paketlemelerinden kaynaklandığı değerlendiriliyor[2]. Tam da bu noktada, yenilebilir gıda ambalajlaması fikri karşımıza çıkıyor.

Yalnızca gıdanın değil, ambalajının da tüketilmesi fikri yeni bir fikir değil aslında. 2016 yılı istatistiklerine göre, küresel yenilebilir gıda ambalajı piyasası 697 Milyon Dolarlık bir hacme sahip[3]. Genellikle start-up ağırlıklı ilerleyen sektörde faaliyet gösteren firmalar arasında en ilgi çekici bulduğum ise Londra merkezli Notpla. Firmanın “Ooho!” adlı ürünü, içeceklerin paketlemesinden kaynaklanan plastik kirliliğine çözüm getirildiğini iddia ediyor: Ooho! ile paketlenen içecekleri tükettikten sonra, deniz yosunu ve bitkisel ürünler yapılan paketleme 6 hafta içerisinde doğada tamamen çözünüyor. Firma, 6 haftalık çözünme süreci gözünüze çok geldiyse, Ooho! içerisinde yer alan suyu içtikten sonra, paketlemeyi doğrudan yiyebileceğinizi de söylüyor.

Ancak, yenilebilir gıda paketlemelerine yönelik tüketici endişeleri de yok değil. Bu yöndeki endişeler, yenilebilir gıda paketlemelerinin gıdaların saklanması için gerekli minimum hijyen standartlarını ne ölçüde karşılayabileceği meselesinde yoğunlaşıyor gibi duruyor. Ek olarak, gıda paketlemeleri, gıdanın farklı saklama ve sıcaklık koşulları altında da bozulmaksızın korunmasını sağladığından deniz yosunu gibi bitkisel ürünlerden imal edilen yenilebilir paketlemelerin koruma işlevinin ne ölçüde başarılı olacağı da soru işareti.

Sonuç olarak, yenilebilir gıda paketlemeleri, dünyanın karşı karşıya kaldığı atık meselesine inovatif bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor.

Kim bilir, ortak geleceğimiz için belki bir gün biz de ülkemizde önce yoğurdu, sonra kabını yeriz.


[1]https://www.epa.gov/lmop/basic-information-about-landfill-gas#:~:text=Landfill%20gas%20(LFG)%20is%20a,of%20non%2Dmethane%20organic%20compounds.

[2] https://www.kolabtree.com/blog/edible-food-packaging-eat-your-food-and-the-wrapping-too/

[3] https://pakfactory.com/blog/edible-packaging-the-fast-approaching-sustainable-packaging-trend/

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close