For an English version of this post, please click here.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nın yirmi yedincisi, Mısır’ın Şarm-El Şeyh şehrinde düzenlendi. COP27’nin ardından, konferansta öne çıkan hususları derlemenin yararlı olacağını düşünüyorum.
Konferansın en önemli çıktısına müzakerelerin son gününde ulaşıldı: İklim değişikliğine karşı en kırılgan ülkelerin yararlanmasını teminen, “Kayıp ve Zarar Fonu” kuruldu. Kayıp ve Zarar Fonu’nun detaylarına ilişkin müzakere edilmesi gereken birçok husus bulunsa da, iklim değişikliğinin kuraklık, seller, deniz seviyesinin yükselmesi gibi yıkıcı sonuçları ile karşı karşıya kalan gelişmekte olan ülkelerin, iklim değişikliğine uyumunu sağlamak için böylesi bir fon oluşturulması son derece olumlu. Tüm detayları ortaya çıktıktan sonra, Kayıp ve Zarar Fonu’nun iklim adaletinin tesis edilmesine önemli katkılar sağlayacağını umuyorum.
COP28’e ev sahipliği yapacak Birleşik Arap Emirlikleri’nin Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed el-Nahyan, COP 27’nin açılış konuşmasında, dünyadan talep oldukça, petrol ve doğalgaz sağlamaya devam edeceklerini kaydetmişti[1]. Bu atmosferde başlayan bir konferansta, COP26 ile benzer şekilde kömür kullanımının aşamalı olarak azaltılmasına yönelik bir karar çıksa da, yine tıpkı COP26’da olduğu gibi, COP27’de de fosil yakıtlardan topyekun çıkış sürecine yönelik bir karar alınamadı.
COP27’de ülkemiz Ulusal Katkı Beyanını güncelledi. Türkiye’nin 2030 yılı için belirlediği yüzde 21 emisyon artışından azaltım hedefi, yüzde 41’e yükseltildi. Paris Anlaşması çerçevesinde verilen Ulusal Katkı Beyanları, her ülkenin kendi koşullarını dikkate alarak belirlediği, iklim değişikliği ile mücadele amaçlı emisyon artışlarından azaltma taahhütleri olarak karşımıza çıkıyor.
COP27 sona ererken, tüm politika yapıcı ve karar alıcılara, iklim değişikliği ile mücadelede zamanın aleyhimize işlediğini hatırlatmak gerekiyor diye düşünüyorum.
[1] https://www.reuters.com/world/middle-east/uae-will-remain-oil-gas-supplier-long-there-is-need-president-2022-11-07/
Ortak Geleceğimiz 